Ben Derya Şener Taman. Sanat yolculuğum çok küçük yaşlarda müzik ve resim yaparak başladı. Denizcilik Sektöründe beş nesildir faaliyet gösteren bir ailem var. Denizciliğe olan tutkum sebebiyle İşletme okudum ve bir dönem denizcilik sektöründe çalıştım. Hayatımın her döneminde sanat vardı. Usta sanatçılardan resim, ebru sanatı ve sanat tarihiyle ilgili eğitimler aldım. 2018 den bu yana soyut resimle ilgilenmekteyim. Eserlerim çok sayıda grup sergisinde yer aldı. Bir kişisel sergi yaptım. Yeni sergiler için çalışmalarım devam ediyor.

Sanatı kendimden ayrı bir şey olarak görmüyorum. Sanat yapmak benim yaşam biçimim. Duygularımı sanat aracılığıyla yansıtıyorum. Sanat insanlara ulaşmak, onları bir araya getirmek için bir araç bana göre. Sanatın; iyileştirici, birleştirici , insanların enerjisini yükselten yönü benim sanata tutkuyla bağlanmama sebep oluyor. Çok sayıda sosyal sorumluluk projesinde yer aldım. Toplumun her kesiminden insanla bu projeler aracılığıyla bir arada bulunma fırsatım oldu. Sevgi evleri, rehabilitasyon merkezleri, deprem bölgesinde bulunan çadır kentlerdeki çocuklarla sanat yapma imkanım oldu. Yetişkinlerle sanat atölyeleri yaptım. İnsanların hayatına sanat aracılığıyla dokunabilmek çok kıymetli. Sanatçılar bana göre , farkındalıkları yüksek olan insanlar. Herkesten farklı bakabilen, farklı görebilen, toplumsal olaylara duyarlı, insan ve tüm kainatı bir bütün olarak görebilen ve bir olma bilinciyle duygu ve düşüncelerini yansıtabilen kişiler bence gerçek sanatçılar. “Sanatçı olmak” değil de, sanatçıların maddeye, kainata, evrene, kimsenin göremediğini görme, farklı bakış açılarını ürettikleriyle ortaya koyabilme becerilerine saygı duyulması, özgürce üretebilmek için desteklenmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bence “sanatçı duyarlılığı” bütüne katkı adına yüceltilmesi gereken bir durum.

Sanat yapmak; kendimizi keşfetmemiz, tekamül yolculuğumuzda bir araç olması açısından çok kıymetli ancak sanatımızın insanlara ulaşması da bir o kadar kıymetli. Bu anlamda sanatçılar olarak, sanatımızı toplumla buluşturacak aracılara ihtiyacımız var. No99’un bu projesini kıymetli buluyorum.

Sanatçı, üretebilmek için sürekli kendini farklı kaynaklardan besleyebilmeli. Aksi halde kendini tekrardan öteye geçemez. Elbette, kendi var oluşumda farkına vardığım , kendimi geliştirdiğim her şey sanatıma da yansıyacak ve sanatımın zamanla evrilmesine sebep olacaktır. Sanat yaparken , zaman olgusundan bağımsız hareket ediyorum. Üretirken öğreniyorum ve her tablom kişisel gelişimime bir katkı sağlıyor. Bana ışık olan her bir bilgi ürettiklerime yansıyacak ve sonrasında ulaşması gereken kişilere ulaşacaktır. Bundan emin olduğumu ,tüm samimiyetimle, söyleyebilirim.

Başarı ve başarısızlık olarak algıladığımız durumlar bizim bakış açımıza bağlı. Hayatta yaşadığımız her bir durum, bize katkı sağlıyor. Bu yüzden ikisi bir bütün benim için. Bana göre, başarıyı; başarısızlık, başarısızlığı da başarı olarak tanımladığımız olgularda öğreniyoruz.

Ülkemiz şartlarında sanat yapmak, sanatçı olarak hayatını idame ettirmek çok kolay bir iş değil. Adil olmayan durumlar her sektörde olabileceği gibi sanat dünyasında da olabilir. Başarı olarak tanımladığımız durumun sürekliliği önemli.

Yeteneklerimi geliştirmeye yönelik çalışmalar yapıyorum. Beklentilere uymak adına bir eser yaratmadım. Ancak maddi kaygılardan dolayı bu şekilde eserler üretilmesini de anlayışla karşılıyorum.

Sanatın toplumu etkileyen çok büyük bir güç olduğunu düşünüyorum. Her anlamda sanat aracılığıyla topluma bir mesaj verilebilir. Sanat, dünyayı değiştirecek bir güce sahiptir çünkü sanat insanın ruhuyla ilgilidir. Ruhlar güzelleştiği vakit her şey güzelleşir.

Güzeli yansıtan, toplumsal bilinç uyandıran her şey önünde sonunda toplumda bir yer edinecektir. Sanatta modern, klasik…gibi ayrımlar yapmak bana çok doğru gelmiyor. Her dönemi kendi içinde ve diğer dönemlerle etkileşimi olarak değerlendirmeyi daha doğru buluyorum. Sanat fikirleri bir ihtiyaçtan ortaya çıkar. Duvara yapıştırılmış muza sanat olarak bakıp bakmamak tartışılabilecek bir konu. Burada hangi ihtiyaçtan böyle bir durumun ortaya çıktığını ve neye hizmet ettiğini anlamanın daha önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Teşekkür ediyorum. Sevgiler…